10-16 Mayıs Dünya Engelliler Günü Dolayısıyla Atatürk Kültür Merkezinde Kutlama Programı Düzenlendi.
13.05.2019
10-16 Mayıs 2019 tarihleri arasında kutlanan Dünya Engelliler Haftası kapsamında İlçe Milli eğitim Müdürlüğü tarafından Atatürk Kültür Merkezi’nde kutlama programı düzenlendi. Dr. Hüseyin Vural Özel Eğitim Okulları ve Gevher Nesibe Özel Eğitim Uygulama Okulu öğrencileri tarafından hazırlanan programa Manavgat Kaymakamı Dr. Mustafa YİĞİT, Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan YILMAZ, İlçe Emniyet Müdürü Mustafa Hilmi ÖZGÖNÜL, İlçe Milli Eğitim Müdürü Muammer SARIDEMİR, Manavgat Müftüsü Mustafa ATİLLA, Sosyal Hizmetler Merkezi Müdürü Nihal ETÇİ, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, öğrenciler, veliler ve vatandaşlar katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda Dr. Hüseyin Vural Özel Eğitim Okulları Müdürü Ali Hakan ÖZ günün anlam ve önemine dair konuşmayı gerçekleştirdi.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan programda Dr. Hüseyin Vural Özel Eğitim Okulları Müdürü Ali Hakan ÖZ günün anlam ve önemine dair konuşmayı gerçekleştirdi.
Açılış konuşmasının ardından Dr. Hüseyin Vural Özel Eğitim Okulları öğrencileri kaşık havası, Anadolu Ateşi, Ront ve Bayrak gösterilerini, Gevher Nesibe Özel Eğitim Uygulama Okulu öğrencileri ise Ront, kaşık oyunu, koro gösterilerini sundu. Ayrıca Dr. Hüseyin Vural Özel Eğitim Okulları öğretmenleri Özel ILGINÖZ ile Hülya AVCİL ‘Sev Kardeşim’ isimli şarkıda düet yaptılar.
BİREYSEL FARKLILIKLAR DİKKATE ALINMALI
10-16 Mayıs Dünya Engelliler Haftası kapsamında; 11 Mayıs Görmeyenler Günü, 12 Mayıs İşitme ve Konuşma Engellileri Günü, 13 Mayıs Ortopedik Engelliler Günü, 14 Mayıs Zeka ve Ruhsal Engelliler Günü, 15 Mayıs Güçsüz Yaşlılar ve Korunmaya Muhtaç Çocuklar Günlerinin kutlandığını ifade eden Dr. Hüseyin Vural Özel Eğitim Okulları Müdürü Ali Hakan ÖZ, “Bu hafta kutlanacak veya bayram yapılacak bir süreç değil, karşılaşılan sorunların gündeme getirileceği ve bunların çözümü için yapılabileceklerin ele alınacağı bir haftadır” dedi.
Engelliliğin en önemli sebeplerinin başında akraba evliliği, gebelik öncesi tedbirsizlikler, aşıların zamanında yapılmaması ve kazaların sayılabileceğini ifade eden ÖZ, “Günümüzde artık engellilik görmemek, duymamak, yürüyememek ya da başka bir fonksiyon kaybı değildir. Birçok yerde duyduğumuz gibi, ‘asıl engel yüreklerde’ de değildir. Hem ülkemizde, hem de dünyada artık engelin çevreden kaynaklı sorunlar olduğu kabul görmüştür. Yani sizler bir yerden bir yere rampa ve asansör olmadığı için gidemiyorsanız, sokakta kaldırımlar erişilebilir olmadığı için hareket edemiyorsanız, toplu taşıma araçları size uygun olmadığı için kullanamıyorsanız, araçlarınız için ayrılmış otoparklara başka araçlar park ediyorsa ve siz ne yapacağınızı bilemez duruma düşüyorsanız, işe girmek istediğinizde reddediliyorsanız, insanların ‘sen bunu yapamazsın’ cümlelerine maruz kalıyorsanız, asıl engel burada demektir. Yani asıl engel, hayatın her alanının erişilebilir olarak düzenlenmemesi ve ‘sen bunu yapamazsın’ şeklinde ortaya çıkan önyargılardır” diye konuştu.
ÖZ konuşmasının devamında şunları söyledi: “Üstelik bu talepler, engellilere sağlanması istenilen ayrıcalık ya da lütuflar da değildir. Bunlar, herkesle birlikte eşit ve adil bir ortamda yaşayabilmemiz için gerekli düzenlemelerdir ve hem ulusal, hem de uluslararası yasalarda var olan haklarıdır. Çoğu yerde ve toplantıda duyarız: "Herkes bir engelli adayıdır" denir ve yapılan hizmetin bu nedenle hayata geçirildiği ima edilir. Çevremizdeki birçok kişi de bunu iyi niyetiyle söyler. Oysaki bu, "Günün birinde ben ya da yakınım da bunlar gibi olabilir. Şükürler olsun ki böyle değiliz. Bu yüzden bunlara yardım edelim" benzeri, bencil ve engelli bireyleri ibret alması insanlar olarak gören bir anlayışın ürünüdür. Bu nedenle; yapılacak her düzenleme günün birinde engelli olma ihtimaline karşı değil de, bireysel farklılıklar dikkate alınarak, toplumda yaşayan her bireyin hayatın her alanına eşit ve özgür bir şekilde erişimini sağlamak bakış açısıyla yapılmalı, engellilerin hayatını kolaylaştıracak çalışmaları daha da çok arttırmalıyız. Ülkemizde engelli bireylerin hayatını kolaylaştıracak düzenlemeler yapılıyor olsa da, henüz bu istediğimiz seviyeye gelmiş değildir. Fakat bu, gelecek için umutlu olmamızın önünde bir engel de değildir. Bizler; kararlı bir şekilde durarak, ne istediğimizi bilerek, kimsenin "yapamazsın" önyargısına kulak asmayarak ve tüm zorluklara rağmen hayatın içerisinde daha çok yer alarak, bu engellilik durumunu ortadan kaldırabiliriz. Ama bunu yaparken, onları rencide etmeden, deyim yerindeyse, kaş yaparken göz çıkarmadan yapmalıyız
Engelli Kardeşlerim kendi yapabileceklerinizin ve gücünüzün farkında olduğunuz, sizi engelleyen toplumsal engellerin kalktığı, geleceğe umutla bakabildiğiniz mutlu huzurlu bir ömür diler, saygılarımı sunarım”.
